BAHAMALAR

Resmi adı Bahama Milletler Topluluğu olan, Bahama  adaları, Karayipler’de, Orta Amerika’ya dahil olan, Küba, Dominik Cumhuriyeti’nin kuzeyinde yer alan, yaklaşık 700 parça ada kümesinden oluşmaktadır. Nüfusu 400 bin civarındadır. İspanyol kaşiflerin Baja Mar (sığ deniz) tanımı, Bahama olarak kalıcı olmuştur.1492’de Kristof Kolomb’un adaları keşfinden sonra İspanyollar’ın hakimiyetine geçen adada yerli halk köle olarak kullanılmış,   yüz yıl sonra İngiliz egemenliğine geçen adada artık yerli halk kalmamıştı. Bahamalar’ın İngiliz egemenliğinden kurtulup, bağımsızlığını ilan etmeleri 1973’ü bulmuştur.

Halkın % 90’nın üstündeki kesimi siyahi olup, bunlar köle ticareti ile Afrika’dan getirtilenlerin torunlarıdır.  İngilizlerin etkisi soldan devam eden trafik dahil, yaşamın değişik kesitlerinde fark edilmektedir. Yazın 27, kışın 21 derece olan, bol güneşli, ılıman iklimi domates, muz, ananas, mango, greyfurt ve ülkemizde pek tanınmayan kimi tropikal meyvelerin yetiştirilmesine olanak vermektedir. Sınırlı bir madencilik faaliyeti dışında ciddi bir üretim yapılmamaktadır. Bütün ticaretti ABD ile yapılmaktadır. Turizm gelirleri ise bir diğer ciddi gelir kaynağını oluşturmaktadır

Bahamalar’a ulaşmak için genellikle “cruise” denilen devasa transatlantikler kullanılıyor. Miami’den demir alan bizim gemide 2500 yolcuya, 1500 personel hizmet ediyordu. Asansörle 14. kata çıkıldığını hatırlıyorum. Cruiseler sabaha kadar yol alıp, sabah kalvaltıdan sonra yolcuları bir adaya bırakıyor.  Sonra da gün boyu o adada oyalanan yolcuları akşama doğru toplayıp, sabaha kadar yine bir başka adaya yol alıyor. Öncelikle bu gemilerden söz etmek isterim. Bu devasa gemiler adeta birer yüzer şehir. İçlerinde her türlü alış verişin yapıldığı mağazalar, farklı mutfakların sunulduğu restoranlar, fotoğraf mağazaları, auquaparklar, spa, basket, golf, pingpong…gibi spor yapma olanakları, yüzme havuzları, konser ve tiyatro salonları, diskoları, sanat merkezleri… ile yolculara çeşitli imkanlar sunuyor. Bizim gemide içinde Dali ve Picasso’nun da eserlerinin bulunduğu resim müzayedesi bile yapılmıştı. Tabii en önemlisi de kumarhanesi! Kumarhanede oturacak yerin bile zor bulunduğunu görünce, kendi kendime sormuş olduğum “Acaba bu gemilerin seyahat ücretlerinin neden bu kadar ucuz?” sorusu kafamda yanıt bulmuş oldu.

İki cruise gemisi

Bahama seyahatinde ilgimi çeken bir başka nokta çok sayıda tekerlekli sandalyeli yolcu olduğu idi. İnsan ister istemez insan önce “Yahu burada da amma çok tekerlekli insan varmış” diye düşünüp, şaşırıyor. Tabii biraz daha düşününce, bizim ülkemizdeki engelli sayısının daha az olmadığı ama onların sosyal yaşama bu denli dahil olamadıkları gerçeğini fark ediyorsunuz. Burada beni en çok etkileyen de, genç, âmâ bir delikanlının ailesi ile birlikte seyahat etmekte olduğu idi. Birlikte geziyorlar, diğer aile bireyleri ona çevrede gördüklerini anlatıyorlardı.

Evranlar Bahama seferinde

Bir diğer ilginç gözlemim de şu oldu; bu cruise şirketleri Bahama adalarına demirlemek için astronomik bir kıyı vergisi ödemekten kurtulmak için etraftaki çok sayıdaki adacıklardan birini satın alıp, oraya demir atıyorlar ve yolcularını daha küçük çaplı, başka teknelerle ulaşacakları diğer adalara götürüyorlardı. Bir günümüzü geçirdiğimiz ve bu şirketlerden birinin sahibi olduğu adalardan birinde sadece 4 kişi yaşıyordu, onlar da bu şirketin elemanlarıydı. Çevre koruma inanılmaz boyutlara ulaşmıştı, yolcuların bir sigara izmariti ya da bir kola şişesi kapağını bile bırakmasına izin vermiyorlardı! Burada en çok güldüğüm de, topu topu 2 millik Great Cay Stirrup Cay adasının, sözde helikopter pistine “İnternational Airport” tabelası koymuş olmaları idi.

Great Stirrup Cay'in uluslararası havalimanı (!)

Bahamalar’daki çok sayıda ada arasında ciddi farklar var. Kimileri oldukça mütevazi, kimileri daha gelişmiş. Bu adalardan en gelişmiş olan New Providence Adası, nüfusun % 70’inin yaşamakta olduğu, başkent Nassau’ya ev sahipliği yapmakta. Nassau, sıcak ve tropikal iklimi, beyaz kumlu plajları, 18. yy dan kalma kalesi ve  lüks otelleri ile yörenin turizm merkezi konumundadır.  Bu otellerin en ünlüsü "Otel Atlantis Paradise Island"  olup, içinde 50 binin üzerinde okyanus canlısının yaşadığı devasa akvaryumu ile tanınır. Bu otelde Michael Jackson’un kaldığı suitin geceliğinin 25 bin dolar olduğu söylenmişti. Bahama’nın en popüler yemeği deniz kabuklusu olan "Conch"tur.  Özellikle tropikal meyveleri ve bunlardan oluşturulan çeşitli kokteyller çok çekicidir.

Ünlü Hotel Atlantis Paradise

Bahama sahillerinden bir görünüm

Bahama'nın romlu kekleri ünlüymüş ama korsana dikkat

Bahama’da yaşam çok renkli

Bahama’dan bir başka görünüm

2364