Üye Ol / Giriş yap


Tarih

HZ. DANİEL (DANYAL) NEBİ ÇUKUROVA’DA BİR PEYGAMBER

Mehmet Ekrem Akçal 09.02.2022

Çukurova coğrafyası...

Binlerce yıldır kavimlerin üzerinden geçtiği ve kuşların göç ettiği seyyahların coğrafyası…

Avrupa kıtasının tümünün toplamından daha çok içerisinde endemik bitkileri barındıran çiçeklerin coğrafyası…

Hatay’dan başlayan Adana’dan geçen Mersin’de son bulan bolluğun ve bereketin coğrafyası…

Allah (c.c) tarafından ilahi lütuflara mazhar olan bu topraklardan Tarsus’a 2600 yıl önce bolluğun ve bereketin manevi bir nişanesi olarak İsrailoğullarından  bir peygamber gönderildi.

Daniel (Danyal) aleyhisselam …

Daniel yani “Tanrı’nın Hükmü”…

Hz. Daniel (Danyal) Peygamberin Hayatı

Hz. Davud (a.s) peygamber soyundan geldiği babası Yohanan’ın (a.s) da peygamber olduğu belirtilen Daniel (a.s) peygamber milattan önce 605 yıllarında Kudüs’te doğdu. Putperest Babil Kralı II. Nebukadnezar (Buhtunnasır-MÖ 605-562) Kudüs’ü 598 yılında fethedip Beytül Makdis’deki kutsal emanetlere de el koyarak, Yahudilerin yaşlılarını öldürttü gençlerini ise Babil şehrine köle olarak sürgün etti. Bu olay esnasında Daniel peygamber 10-12 yaşlarında bir çocuktu. Sürgün edilenler içindeki erkek çocuklar köle olarak hizmete verildi. Akıllı ve zeki çocukların arasından Hz. Daniel’le birlikte seçilen üç arkadaşı (Hananya, Azerya, Mişael) da Babil sarayında devlet  görevi için yetiştirilmeye başlandı. Belirli bir süre sonra çıkan bir huzursuzluktan bütün Yahudi çocuklarının katledilmesine karar verildi. Bu katliamdan sadece Allah’a (c.c) sığınan Hz. Daniel ve arkadaşları Hananya, Azerya ve Mişael kurtularak zindana atıldılar. Bir vakit kral kendisini rahatsız eden bir rüya gördü ve rüyasını da unuttu. Bu rüyayı kendisine hatırlatıp yorumlayacak kişiye ödül vaat etti. Zindanda bunu haber alan ve rüya-remil ilmini bilen Hz.Daniel peygamber, Allah’tan (c.c) yardım istedi, rüyasında kralın unuttuğu rüyasını gördü ve bunu kralın huzurunda yorumladı. Kendisini ilah Kral olarak ilan eden Nebukadnezar’ın huzuruna çıkıldığı zaman kendisine secde edilmesi bir kuraldı. Babil kralı kendisine secde etmeyen Hz. Daniel’e neden bu secdeyi yapmadığını sordu. Hz.Daniel  de bir olan Allah’tan (c.c) başkasına secde edemeyeceğini O’nun kendisine verdiği ilmini almasından ve gazabından korktuğunu belirtti. Kral rüyasının yorumundan memnun kalarak ona “iyi yaptın”  diyerek ve hediyeler vererek sarayında  baş vezir olarak  görevlendirdi, arkadaşlarını da zindandan çıkarıp çeşitli devlet görevleri verdi. Bu krala yakın devlet içindeki makam sahiplerinin kıskançlığına sebep oldu ve Hz.Daniel ile arkadaşlarının açığını aramaya başladılar. Musevi şeriatına tabi olarak tek Allah’a (c.c.) iman eden gençleri bunlar senin inancına ve putuna tapmıyorlar diyerek krala şikayet ettiler. Kral Nebukadnezar tek Allah’a (c.c) iman eden dört gençten kendi putuna tapmalarını istedi fakat isteği ret edilince halkın gözleri önünde ateş dolu bir kuyuya elleri ve ayakları bağlanıp atılmalarını emretti. Dört genç halkın önünde atıldıkları ateş dolu kuyudan kendilerine refakat eden bir melekle hiçbir zarar görmeden elleri ve ayakları çözülmüş şekilde ateşten yürüyerek sağ çıktılar (Van Akdamar Kilisesi Kabartmalarında bu sahne mevcuttur).

Halkın gözünde kendisi ve inancı küçük düşen kral Nebukadnezar “Hakikaten senin Rabbin yerin göğün sahibidir, sırları bilendir” diyerek secdeye kapanarak saygı gösterdi ve iman sahibi gençleri görevlerine iade etti. Babil’de Hz. Daniel peygamberin dualarıyla bolluk ve bereket arttı. Bir süre geçtikten sonra Babil’de kral değişerek Nebukadnezar yerine Pers kralı 1. Dara (Darius-M.Ö. 522-485) yönetime geçmişti fakat Hz. Daniel peygamberin baş vezirlik görevi değişmemişti. Kral Dara’nın yakınında bulunan putperest makam sahipleri onun aklına girerek bu gençlerin büyücü olup ateşten kurtulduklarını ve saltanatına tehdit olduklarını belirterek inançla ilgili bir kanun çıkardılar. Bu kanuna göre putlara tapmayanlar aslanlara atılacaktı. Hz. Daniel’in evinde Kudüs’e yönelerek secde ederek bir olan Allah’a (c.c.) dua ettiği şikayet edildi. Bunun üzerine evine baskın yapılıp tutuklandı. Kralın çıkardığı kanun gereği halkın gözü önünde aç olan iki aslanın kafesine atıldı. Bu esnada Hz. Daniel peygambere hak katından bir refakatçi melek gönderildi aslanlar sevgi gösterip ona sürtünmeye ve elini yalamaya başladılar (Van Akdamar Kilisesi Kabartmalarında bu sahne de mevcuttur).

Bu olay üzerine iman eden kral Hz. Daniel peygamberi aslanların kafesinden çıkardı ve baş vezirini şikayet edenleri aileleriyle beraber aslanlara attırdı. Aslanlar, kafese atılanları anında paramparça ettiler. Kral Dara gözünde ulvileşen ve kendisine güvendiği Hz.Daniel peygambere verdiği izinle M.Ö.516 yılında Kudüs’deki  Beytül Makdis tapınağı tekrar bina edildi, şehir mâmur edildi, Yahudilere de Babil’den Kudüs’e dönme izni çıktı. O sırada Sus (Tarsus) şehrinde bir kıtlık çıktı. Sus kralı Pers kralı Dara’dan Hz.Daniel peygamberin dua etmesi için gönderilmesini rica etti. Hz. Daniel peygamber 96 yaşına gelmişti vezirlik görevinden affını istedi kendisine emanet edilen Beytül Makdis emanetleriyle Babil’den Sus (Tarsus) şehrine geldi, gelir gelmez Sus (Tarsus) tekrar bolluğa ve berekete kavuştu bir vakit sonra da ömrünü burada tamamladı.

HAZRETİ ÖMER (634-644) DEVRİNDE  DANİEL PEYGAMBERİN KABRİNİN BULUNMASI

Milattan sonra 6. yüzyılda halife Hazreti Ömer’in (r.a) islam ordularına Ashab-ı Kiramdan Ebu Musa El Eşari (r.a.) komuta ediyordu. İslam dinini yaymak için kuzeye yönelen ordu kral Sabur’u öldürdü ve Sus (Tarsus) şehrini fethetti. Ganimet sayımı yapılırken şehir meydanın ağzı kalayla mühürlenmiş kilitli bir depo bulundu. Ebu Musa’nın (r.a) yanına yaklaşan Hercus isminde bir kişi burada Hz.Daniel peygamberin kabrinin bulunduğunu, susuzluk ve kuraklık olduğu zaman buraya gelip dua ettiklerini rahmetin kendilerine geldiğini söyledi. Depo’nun içine girildiğinde uzunca bir lahit üzerinde altın işlemeli kefenle yatan çok uzun boylu bir kişi bulundu. Cenaze bozulmamıştı yanında bir kitapla beraber sağ elinde bir yüzük takılıydı. Yüzüğünün kaşı üzerinde bir adam etrafında erkek ve dişi olarak iki aslan bulunuyordu. Hz. Ömer’e ne yapmaları gerektiğini soran bir mektup yazarak yüzükle beraber Medine’ye gönderdiler. Ashab-ı Kiramdan durumu öğrenen Hz. Ali (r.a.) ”Bu zât Danyal Hakimdir. Kendisi resul olmayan bir nebidir. Eski zamanda, Nebukadnezar’ın (Buhtunnasır) ve ondan sonraki krallardan bazısının yanında bulunmuştur. Arkadaşın Ebu Musa’ya mektup yaz. Onun üzerine cenaze namazı kılsın ve kabrini kimselerin (Yahudilerin) ulaşamayacağı şekilde kale gibi yapsın.” dedi.

Hz. Daniel peygamber sidr denen otlu kokulu suyla yıkandı, beyaz bir kefene kondu, Ebu Musa ordusuyla cenaze namazını kıldırdı. Mezar yeri çok derin kazılıp şehrin içindeki Berdan nehrinin bir kolu geçici olarak kesildi. Hz. Daniel peygamber İslam ordusunun omuzlarında yerine sırlandıktan sonra nehir suyu tekrar verilerek üzerinden geçti. Bulunduğu yere de Makam-ı Danyal camî inşâ edildi.

DANİEL PEYGAMBERİN KABRİNİN ORTAYA ÇIKMASI

Tarsus’ta Makam camînde 2006 yılında avluda abdesthane yapımı esnasında alttan geçen su kemerleri bulunuyor ve Tarsus Müzesi kurtarma kazıları başlatıyor. Yüzey zemininden 13 metre aşağıda Hz. Daniel peygambere ait olan lahit yapıya ulaşılıyor üzerinde ise Hz. Ömer dönemine ait paralar bulunuyor(imar edilen yere dönemin parasını koymak adettir). Restorasyon işleri 2014 yılında tamamlanarak Makam-ı Danyal camî tekrar ibadete ve ziyarete açıldı.

Hz. Daniel peygamber mucizeleriyle, bulunduğu yere bolluk ve bereket getirmesiyle, rüya-remil ilimlerini bilmesiyle Allah’ın (c.c.) sevgilisi tevhid ehli bir peygamberdi. Ne mutlu bize ki Çukurova coğrafyamızda bolluğumuz, bereketimiz bir peygamberimiz var. Bu şerefe ve nimetlere layık olalım inşallah…

Yararlanılan Kaynaklar:

*Hazreti Danyal  Aleyhisselam

Ramazan Hub-Kırkkandil Yayınevi 2009

*Tarsus’ta Kabri Bulunan Daniyal Nebi Aleyhisselam

Abdürrezzak Öz-Murat Kitabevi 2019

*www.akdamarkilisesi.gov.tr

*www.tarsus.gov.tr

*Musa Dede- Tarsus Makam-ı Danyal Camî Fotoğrafları

*Neylan Demirtaş –Van Akdamar Kilisesi Fotoğrafları

* Briton Rivière (1840-1920)- Prophet Daniel and Lions (1890)

24865
Yorum yap


Mehmet Ekrem Akçal
Diğer yazıları
ZİYA PAŞA VE ADANA'DA İLK TİYATRO (1880) 13.10.2021 tarihinde yayınlandı ve 2983 kez okundu.
ADANA’DA İLK GAZETE(1873) VE YENİ ADANA GAZETESİ’NİN 100.YAŞI (1918) 10.04.2022 tarihinde yayınlandı ve 3010 kez okundu.